onlineodev.com`u daha etkin ve verimli kullabilmeniz için, yandex.com.tr, bing.com, yahoo.com gibi arama motorlarını kullanmanızı tavsiye etmektedir.
134 kez görüntülendi
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kategorisinde

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme

tarafından seçilmiş
 
En İyi Cevap

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), Abdullah ve Amina’nın oğlu olarak Mekke’de doğmuştur. Babası Abdullah, doğumundan birkaç gün önce vefat etmiştir. Hz. Muhammed’in (s.a.v.) ataları Kureyş kabilesinin liderleriydi.

Kureyş’in soylu aileleri arasında yeni doğan çocukları, açık ve sağlıklı bir ortamda yetiştirilmeleri için kırsal kadınlara emanet etme geleneği vardı. Bu gelenek doğrultusunda, Peygamber Efendimiz’in annesi onu, Banu Sa’d kabilesinden olan Halime Sa’dia’ya emanet etti.

Hz. Muhammed (s.a.v.), hayatının ilk beş yılını Halime ile geçirdi ve daha sonra annesi Amina’ya geri döndü. Annesi onu büyük bir sevgi ve özveriyle yetiştirdi. Ancak, Hz. Muhammed (s.a.v.) altı yaşındayken annesi onu birkaç günlüğüne Medine’ye götürdü ve dönüş yolculuğunda vefat etti.

Bundan sonra dedesi Abdülmuttalib onun bakımını üstlendi. Abdülmuttalib, yetim torununu çok seviyordu ve ona çok iyi davranıyordu. Ancak, o da iki yıl sonra vefat etti. Ardından Hz. Muhammed (s.a.v.), amcası Ebu Talib’in yanında yaşamaya başladı. Ebu Talib’in eşi Fatıma, Hz. Muhammed’i (s.a.v.) kendi oğlu gibi seviyordu. Ebu Talib de ona çok iyi davrandı. Ticaret için bir yolculuğa çıktığında genç yeğenini de yanına alırdı.

Hz. Muhammed (s.a.v.), amcasının rehberliğinde iş dünyasına dair bilgi ve deneyim kazandı. Kendisiyle temas eden kişiler tarafından övgüyle bahsedildi. Bazı tüccarlar, önemli iş işlerini onun adına yürütmesi için onu temsilci olarak işe aldı. Hz. Muhammed (s.a.v.), bu görevleri o kadar başarılı bir şekilde yerine getirdi ki, insanlar onun dürüstlüğünden son derece memnun kaldı. Bu nedenle, insanlar ona büyük saygı gösterdiler ve ona Sadik (doğru sözlü) ve Emin (güvenilir) diye hitap ettiler. Çocukluğundan itibaren hiç putperest ritüellere katılmadı ve hiç yalan söylemedi. Mükemmel alışkanlıkları ve kusursuz karakteri vardı.

Soru da bilgiden doğar, cevap da 

Hz. Mevlana

...