onlineodev.com`u daha etkin ve verimli kullabilmeniz için, yandex.com.tr, bing.com, yahoo.com gibi arama motorlarını kullanmanızı tavsiye etmektedir.
62 kez görüntülendi
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük kategorisinde

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme

tarafından seçilmiş
 
En İyi Cevap

Türkiye’nin AB ile ilişkileri, 1959 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (AET) ortaklık başvurusunda bulunmasıyla başlamıştır. O tarihten bu yana, ilişkilerde birçok önemli gelişme yaşanmıştır. 

  • 1959: Türkiye, AET’ye ortaklık başvurusunda bulunur. Başbakan Adnan Menderes, “Türkiye’nin Avrupa’ya ilk adımını attığını” söyler.
  • 1963: Türkiye ile AET arasında Ankara Anlaşması imzalanır. Anlaşma, Türkiye’nin AET’ye entegrasyonu için hazırlık dönemi, geçiş dönemi ve nihai dönem olmak üzere üç devre öngörür. Başbakan İsmet İnönü, AET’yi “beşeriyet tarihi boyunca insan zekâsının vücuda getirdiği en cesur eser” olarak tanımlar.
  • 1970: Türkiye ile AET arasında Katma Protokol imzalanır. Protokol, Ankara Anlaşması’nda öngörülen hazırlık döneminin sona erdiğini ve geçiş döneminin başladığını belirler. Bu dönemde taraflar arasında sanayi ürünleri, tarım ürünleri ve kişilerin serbest dolaşımının sağlanması ve Gümrük Birliği’nin tamamlanması öngörülür.
  • 1987: Türkiye, AET’ye tam üyelik başvurusunda bulunur. Başbakan Turgut Özal, Türkiye’nin Avrupa ailesine katılma isteğini dile getirir. 
  • 1995: Türkiye ile AET arasında Gümrük Birliği anlaşması yürürlüğe girer. Anlaşma, sanayi ürünleri ticaretinde gümrük vergilerinin kaldırılmasını ve rekabet kurallarının uyumlaştırılmasını içerir. 
  • 1999: Türkiye, Helsinki Zirvesi’nde AB tarafından aday ülke olarak tanınır. Bu karar, Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinin resmen başlaması anlamına gelir. 
  • 2002: Türkiye, Kopenhag Kriterleri olarak bilinen siyasi ve ekonomik kriterleri yerine getirmek için reformlar yapar. Bu reformlar, insan hakları, demokrasi, hukukun üstünlüğü, azınlık hakları ve piyasa ekonomisi gibi alanlarda iyileştirmeler sağlar.
  • 2004: Türkiye, Brüksel Zirvesi’nde AB tarafından müzakerelere hazır olduğu kabul edilir. Bu karar, Türkiye’nin AB üyeliğine bir adım daha yaklaştığı anlamına gelir. 
  • 2005: Türkiye ile AB arasında katılım müzakereleri başlar. Müzakereler, 35 fasıldan oluşan bir çerçevede yürütülür. Her fasıl, AB müktesebatının bir bölümünü kapsar. Fasılların açılması ve kapatılması için AB üye devletlerinin oybirliği gereklidir.
  • 2016: Türkiye ile AB arasında mülteci krizine çözüm bulmak için anlaşma imzalanır. Anlaşma, Türkiye’nin Ege Denizi’nden Yunanistan’a geçen kaçak göçmenleri geri almasını, karşılığında da AB’nin Türkiye’deki Suriyeli mültecilere yardım etmesini ve Türk vatandaşlarına vize muafiyeti sağlamasını içerir.

Bu tarih şeridi, Türkiye’nin AB ile ilişkilerinin önemli dönüm noktalarını özetlemektedir. İlişkilerin geleceği ise, tarafların siyasi iradesine ve ortak çıkarlarına bağlıdır.

Soru da bilgiden doğar, cevap da 

Hz. Mevlana

...