Question

10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Sayfa 50 Cevapları - Semih Ofset Yayınları

Answer 1

Bir argümanı mantıksal açıdan değerlendirirken sormamız gereken üç soru vardır:
1. Öncülleri doğru verilmiş mi?
2. Sonucu öncüllerinden çıkıyor mu?
3. Akıl yürütme kurallarına uygun mu?

Ahlakın ne olduğu konusunda görüşünüz nedir? Aşağıdaki boş kısma yazınız.

Cevap:

Ahlak, genellikle doğru ve yanlış arasında ayrım yapmayı, iyi ve kötü eylemleri belirlemeyi ve bireylerin toplum içindeki davranışlarını düzenlemeyi içeren bir kavramdır. Ahlaki değerler ve normlar, toplumdan topluma ve kişiden kişiye değişebilir. Ancak, genel olarak ahlak, insanların birbirlerine ve topluma karşı sorumluluklarını anlamalarını ve saygı göstermelerini sağlar.

2. Bu görüşünüzün dayanakları nelerdir? Gerekçelendirerek aşağıya yazınız.

• Geçmişten günümüze gelen ahlak öğretileri
• Günümüzün ahlaki değerleri
• Aile içinde edindiğimiz ahlak kuralları

Aşağıdaki felsefi görüşlerden birini seçerek uygun argümanlarla temellendirmeye çalışınız.
1. İnsanlar doğuştan iyidir.
2. Bilmek sorumluluktur.
3. Ortak estetik yargılar olanaksızdır.
4. Metafizik konular hakkında kesin yargılar olanaksızdır.
5. Felsefe bir yoldur, yolda oluşturulur.
6. Sorgulanmayan hayat, hayat değildir.

Cevap:

• İnsanlar doğuştan iyidir: Bu görüş, genellikle idealizm ile ilişkilendirilir. İdealizme göre, değerler ve bilgi mutlak ve değişmezdir. İyi, doğru, güzel gibi kavramlar evrenseldir ve insanın özünde vardır. İnsan, Tanrı’nın yansımasıdır ve Tanrı’ya ulaşmak için eğitilmelidir. Bu görüşü savunmak için, insanın doğasının iyi olduğuna dair kanıtlar sunabilir, insanın kötülüğünün çevresel faktörlerden kaynaklandığını iddia edebilir veya insanın iyiliğinin felsefi, dini veya ahlaki bir gereklilik olduğunu ileri sürebilirsiniz.
• Bilmek sorumluluktur: Bu görüş, pragmatizm ile ilişkilendirilebilir. Pragmatizme göre, bilgi deneyime dayalıdır ve faydalı olduğu kadar doğrudur. Bilgi, insanın hayatını iyileştirmek ve sorunlarını çözmek için kullanılmalıdır. Bu görüşü savunmak için, bilginin etik ve toplumsal sonuçlarını göz önünde bulundurabilir, bilginin kötüye kullanılmasının veya ihmal edilmesinin zararlarını örnekleyebilir veya bilginin insanın özgürlüğü ve sorumluluğu ile ilişkisini vurgulayabilirsiniz.
• Ortak estetik yargılar olanaksızdır: Bu görüş, varoluşçuluk ile ilişkilendirilebilir. Varoluşçuluğa göre, insan özgür bir varlıktır ve kendi değerler sistemini oluşturmalıdır. Estetik yargılar, kişinin kendi tercihleri, duyguları ve deneyimleri ile ilgilidir. Bu görüşü savunmak için, estetik yargıların kültürel, tarihsel ve bireysel farklılıklara bağlı olduğunu gösterebilir, estetik yargıların nesnel bir ölçütü veya kriteri olmadığını iddia edebilir veya estetik yargıların insanın özgünlüğünü ve yaratıcılığını ifade ettiğini ileri sürebilirsiniz.
• Metafizik konular hakkında kesin yargılar olanaksızdır: Bu görüş, kuşkuculuk ile ilişkilendirilebilir. Kuşkuculuğa göre, insanın gerçeği bilmek için yeterli bir bilgi kaynağı veya yöntemi yoktur. Metafizik konular, insanın duyuları veya aklı ile ulaşamayacağı, doğrulanamayacak veya çürütülemeyecek konulardır. Bu görüşü savunmak için, metafizik konuların tanımını ve kapsamını belirleyebilir, metafizik konuların bilimsel, mantıksal veya deneyimsel olarak test edilemediğini veya kanıtlanamadığını gösterebilir veya metafizik konuların farklı felsefi akımlar tarafından farklı şekillerde yorumlandığını örnekleyebilirsiniz.
• Felsefe bir yoldur, yolda oluşturulur: Bu görüş, yapısalcılık ile ilişkilendirilebilir. Yapısalcılığa göre, insanın anlam arayışı, dil, kültür, bilinç ve bilinçdışı gibi yapılar tarafından belirlenir. Felsefe, bu yapıları analiz etmek ve anlamak için bir araçtır. Felsefe, sabit bir sonuç veya cevap değil, sürekli bir araştırma ve sorgulama sürecidir. Bu görüşü savunmak için, felsefenin insanın varoluşunu ve dünyayı anlamasına nasıl yardımcı olduğunu açıklayabilir, felsefenin farklı zamanlarda ve yerlerde farklı şekillerde geliştiğini ve değiştiğini gösterebilir veya felsefenin insanın kendini ve diğerlerini tanımasına ve dönüştürmesine olanak sağladığını vurgulayabilirsiniz.
• Sorgulanmayan hayat, hayat değildir: Bu görüş, Sokratik felsefe ile ilişkilendirilebilir. Sokratik felsefeye göre, insanın kendini ve çevresini sorgulaması, bilgelik ve erdem yolunda ilerlemesi gerekir. Sorgulama, insanın kendi bilgisinin ve değerlerinin farkına varmasını, yanlışlarını ve eksiklerini düzeltmesini, doğruyu ve iyiyi aramasını sağlar. Bu görüşü savunmak için, sorgulamanın insanın hayatını nasıl zenginleştirdiğini ve anlamlı kıldığını belirtebilir, sorgulamanın insanın özgürlüğünü ve sorumluluğunu artırdığını iddia edebilir veya sorgulamanın insanın mutluluğuna ve huzuruna katkıda bulunduğunu ileri sürebilirsiniz.