Question

9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Sayfa 205 Cevapları - Biryay Yayınları

Answer 1

“Türk ve Ermeni İlişkileri” adlı metni okuyarak üstteki soruyu cevaplayınız.

• Ermenilerin Anadolu’nun her yerinde Türkleri kurtarıcı olarak görmelerinin nedenleri, tarihsel, siyasi, kültürel ve coğrafi faktörlere bağlı olabilir. Ermeniler, Anadolu’da yaşayan en eski topluluklardan biridir ve tarih boyunca pek çok devletin egemenliği altında kalmışlardır. Ermeniler, özellikle Bizans İmparatorluğu döneminde, dinî ve etnik ayrımcılığa maruz kalmış, baskı ve zulüm görmüştür.
• Türkler, 1071 Malazgirt Savaşı’yla Anadolu’ya girdiklerinde, Ermenileri Bizans baskısından kurtarmış, onlara özgürlük, eşitlik, adalet ve hoşgörü tanımıştır. Türkler, Ermenilerin dinî, kültürel ve sosyal haklarını korumuş, onlara siyasi ve ekonomik imkanlar sağlamıştır. Ermeniler, Osmanlı Devleti döneminde de, millet sistemi çerçevesinde, kendi örgütlenmelerini, eğitimlerini, ticaretlerini ve sanatlarını geliştirmişlerdir.
• Ermeniler, Türklerin Anadolu’da kurduğu barış ve istikrar ortamında, Türklerle birlikte yaşamış, karşılıklı etkileşim ve iş birliği içinde olmuşlardır. Ermeniler, Türklerin Anadolu’yu savunma ve geliştirme çabalarına katkıda bulunmuş, Türk kültürüne ve medeniyetine değerli eserler kazandırmışlardır.
• Ermeniler, Türklerin Anadolu’da kurduğu devletlerin yıkılış sürecinde, bazı yabancı devletlerin kışkırtması ve vaatleriyle, Türklere karşı isyanlar çıkarmış, ihanet etmiş, katliamlar yapmışlardır. Bu durum, Türk-Ermeni ilişkilerinde büyük bir kırılma noktası olmuş, iki toplum arasında derin bir güvensizlik ve düşmanlık yaratmıştır.
• Ermenilerin Anadolu’nun her yerinde Türkleri kurtarıcı olarak görmelerinin nedenleri, bu tarihsel süreçte şekillenmiştir. Ermeniler, Türklerin Anadolu’ya gelişinden önce yaşadıkları baskı ve zulümden kurtulduklarını, Türklerin Anadolu’da kurdukları devletlerde özgürce yaşadıklarını, Türklerle birlikte Anadolu’nun sahibi olduklarını, Türklerin Anadolu’dan çekilmeleri halinde yabancı devletlerin saldırılarına maruz kalacaklarını, Türklerin Anadolu’da kalıcı olduklarını ve Anadolu’nun Türk yurdu olduğunu anlamışlardır.