onlineodev.com`u daha etkin ve verimli kullabilmeniz için, yandex.com.tr, bing.com, yahoo.com gibi arama motorlarını kullanmanızı tavsiye etmektedir.
85 kez görüntülendi
Coğrafya kategorisinde

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme

tarafından seçilmiş
 
En İyi Cevap

Yenilenemez enerji kaynakları, doğada yenilenmesi çok uzun süren veya hiç yenilenmeyen enerji kaynaklarıdır. Kömür, doğalgaz, petrol ve nükleer enerji gibi kaynaklar yenilenemez enerji kaynaklarına örnek verilebilir. Bu kaynaklar, dünyanın enerji ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamakla birlikte, çevre ve insan sağlığı açısından da pek çok zarara neden olmaktadır.

Yenilenemez enerji kaynaklarının zararlarının başında, hava ve su kirliliği gibi çevresel sorunlara yol açmaları gelir. Kömür, doğalgaz ve petrol kaynaklı tüm enerji kullanımları, hava kirliliğine yol açan bazı gazların salgılanmasına neden olmaktadır. Bu gazlar arasında karbondioksitkükürt dioksitazot oksit ve karbon monoksit gibi zararlı maddeler bulunmaktadır. Bu gazlar, atmosferde sera etkisi yaratarak küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine katkıda bulunmaktadır. Küresel ısınma, kutuplardaki buzulların erimesine, deniz seviyesinin yükselmesine, kuraklık ve sel gibi doğal afetlerin artmasına, biyolojik çeşitliliğin azalmasına ve ekosistemlerin bozulmasına neden olmaktadır.

Su kirliliği ise, petrol sızıntıları, termik santrallerin soğutma suyu atıkları, nükleer santrallerin radyoaktif atıkları gibi faktörlerle ortaya çıkmaktadır. Su kirliliği, deniz canlılarının ölümüne, su kaynaklarının azalmasına, suyla bulaşan hastalıkların yayılmasına ve insan sağlığının tehlikeye girmesine yol açmaktadır.

Yenilenemez enerji kaynaklarının zararları sadece çevreyle sınırlı değildir. Aynı zamanda insan sağlığı üzerinde de olumsuz etkileri vardır. Hava kirliliği, solunum yolu hastalıkları, astım, bronşit, akciğer kanseri gibi rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Nükleer enerji ise, radyasyon sızıntısı veya kazaları durumunda kanser, mutasyon, genetik bozukluklar gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.

Soru da bilgiden doğar, cevap da 

Hz. Mevlana

...