Hidroelektrik enerji, akan sudan yararlanarak elektrik enerjisi üretmek anlamına gelir. Hidroelektrik enerji, rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle gibi yenilenebilir ve sürdürülebilir bir enerji kaynağıdır. Hidroelektrik enerji üretmek için HES adı verilen hidroelektrik santraller kurulur. Bu santrallerde su, barajlar, kanallar veya borular aracılığıyla türbinlere yönlendirilir. Türbinlerin dönmesiyle mekanik enerji elde edilir. Bu mekanik enerji, jeneratörler tarafından elektrik enerjisine dönüştürülür.
Hidroelektrik enerjinin avantajları arasında sera gazı emisyonu yaratmaması, istihdam imkanı sağlaması, yerli imkanlarla inşa edilebilmesi, işletme ve bakım giderlerinin düşük olması, kırsal kesimde ekonomik ve sosyal yapıyı canlandırması sayılabilir. Hidroelektrik enerjinin dezavantajları arasında ise barajların çevreye zarar vermesi, su kaynaklarının azalması, biyolojik çeşitliliği tehdit etmesi, yer değiştirmeye neden olması sayılabilir.
Dünyada hidroelektrik enerji üretimi oldukça yaygındır. Yenilenebilir enerjinin %69’luk kısmını hidroelektrik enerji karşılamaktadır. Dünyanın en büyük hidroelektrik santrali Çin’de bulunan Three Gorges Dam’dır. Bu santralin 22.500 MW üretim kapasitesi vardır. Türkiye’de ise hidroelektrik enerji potansiyeli oldukça yüksektir. Türkiye’nin teorik hidroelektrik potansiyeli 433 milyar kWh, ekonomik potansiyeli ise 140 milyar kWh/yıl’dır. Türkiye’nin en büyük hidroelektrik santrali Şanlıurfa’da bulunan Atatürk Barajı ve HES’tir. Bu santralin 2.405 MW üretim kapasitesi vardır.
