onlineodev.com 'a hoşgeldiz. Lütfen soru sormaktan ve cevap vermekten çekinmeyiniz
78 kez görüntülendi
Felsefe kategorisinde tarafından

Aşağıdaki metni, felsefenin varlık, bilgi ve değer alanlarıyla bağlantılı olarak yorumlayınız.

(...)

3. Perde, 2. Sahne

(Şatoda bir salon.)

(Hamlet ve üç oyuncu girer.)

HAMLET

Verdiğim parçayı, ne olur, dediğim gibi, rahat, özentisiz söyle. Çünkü birçok oyuncu gibi söz parlatmaya kalacaksan, mısralarımı şehrin tellalına okuturum daha iyi. Elini, kolunu da havalara savurma öyle; ölçüsünde, tadında bırak her şeyi. Duyduğun coşkunluk bir sel, bir fırtına, bir kasırga gibi de olsa onu dindirecek bir hava bulmalı, buldurmalısın. Doğrusu, yürekler acısı geliyor bana, gürbüz bir delikanlının takma saçlar sakallar içinde, bir acıyı yüreğini paralarca, didik didik ederce bağırıp halkın kulaklarını yırtması; halk ki çok kez anlaşılmaz, dilsiz oyunları, gürültü, gümbürtüyü sever. Bir oyuncu Termagant’ın kendisinden daha yaygaracı, Nemrut’tan daha nemrut oldu mu, hak ettiği şey kırbaçtır bence. Bu hâllere düşme rica ederim.

OYUNCU

Düşmem efendimiz.

HAMLET

Fazla durgun da olma; aklını kullanıp ölçüyü bul: Yaptığın söylediğini tutsun, söylediğin yaptığını. En başta gözeteceğimiz şey, yaradılışa tabiata aykırı olmamak. Çünkü bunda sapıttık mı tiyatronun amacından ayrılmış oluruz. Doğduğu gün de, bugün de tiyatronun asıl amacı nedir? Dünyaya bir ayna tutmak, iyilerin iyiliklerini, kötülerin kötülüklerini göstermek, çağımızın ne olup ne olmadığını ortaya koymak. Gerçeği büyütmek ya da küçültmekle bilgisizleri güldürebilirsiniz, ama bu bilenleri üzer; oysa bir tek bilgili dost, bilgisiz bütün bir kalabalıktan daha önemli olmalı sizin için. Ah, ben öyle oyuncular gördüm ki sahnede, öyle beğenilen, alkışlanan oyuncular gördüm ki, günaha girmeyeyim ama (...) insan bile değillerdi. Öylesine şişirme, uydurma hâllere giriyorlardı ki, dedim bunları tabiatın kaba işçileri yaratmış olmalı; insan yapıyorum derken insanlığın berbat bir kopyasını yapmışlar.

BİRİNCİ OYUNCU

Bu kusurumuzu az çok yendik sanıyorum efendimiz!

HAMLET

Az çok değil, iyice yenmeli bunu. Sakın söyleyeceklerinden fazlasını söyletmeyin soytarılarınıza. Öylelerini gördüm ki, kendi başlarına gülmeye ve seyircilerin en anlayışsızlarını güldürmeye kalkışıyorlar. Hem de oyunun anlayış isteyen en can alıcı yerinde. Kötü bir şey bu; acıklı bir (...) budalalık bu yoldan tutunmaya çalışmak. Haydi, gidin hazırlanın. (...)”

William Shakespeare, Hamlet

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme
tarafından

Bu metni, felsefenin varlık, bilgi ve değer alanlarıyla bağlantılı olarak şöyle yorumlayabiliriz:

  • Varlık alanı, var olan şeylerin ne olduğu, nasıl var oldukları ve aralarındaki ilişkileri soruşturan felsefenin bir dalıdır. Bu metinde, varlık alanıyla ilgili olarak, insanın, tiyatronun ve gerçeğin varoluş biçimleri ve aralarındaki etkileşimler üzerinde durulmaktadır. İnsan, hem tiyatronun bir izleyicisi hem de onu yaratan, oynayan ve yorumlayan bir varlıktır. Tiyatro, hem insanın gerçeği yansıtan, anlatan ve açıklayan bir sanatı hem de insanın gerçeği değiştiren, saptıran ve gizleyen bir oyunudur. Gerçek, hem tiyatronun kaynağı, ölçütü ve amacı hem de tiyatronun yarattığı, bozduğu ve sakladığı bir varlıktır. Bu bağlamda, varlık alanı, insanın tiyatro ve gerçek karşısındaki konumunu, rolünü ve sınırlarını belirlemeye çalışır.
  • Bilgi alanı, bilginin ne olduğu, nasıl elde edildiği, ne kadar güvenilir olduğu ve sınırları neler olduğu soruşturan felsefenin bir dalıdır. Bu metinde, bilgi alanıyla ilgili olarak, bilginin kaynakları, yöntemleri, doğruluğu ve etiği üzerinde durulmaktadır. Bilginin kaynakları, hem tiyatro hem de gerçektir. Tiyatro, insanın gerçekten aldığı, öğrendiği ve aktardığı bilgileri içerir. Gerçek, insanın tiyatro ile örttüğü, gizlediği ve unuttuğu bilgileri içerir. Bilginin yöntemleri, hem sanatsal hem de felsefi olabilir. Sanatsal yöntemler, gerçeği estetik, şiirsel ve yaratıcı bir dille ifade eden, gösteren ve etkileyen yöntemlerdir. Felsefi yöntemler, gerçeği mantıksal, eleştirel ve yorumlayıcı bir dille sorgulayan, analiz eden ve değerlendiren yöntemlerdir. Bilginin doğruluğu, hem estetik hem de etik ile ilgilidir. Estetik, bilginin tiyatroya uygun, rahat, özentisiz ve tadında olmasıdır. Etik, bilginin gerçeğe uygun, doğru, tutarlı ve ispatlanabilir olmasıdır. Bilginin etiği, hem sanatsal hem de politik ile ilgilidir. Sanatsal, bilginin tiyatronun amacına uygun, dünyaya bir ayna tutan, iyilerin iyiliklerini, kötülerin kötülüklerini gösteren ve çağın ne olup ne olmadığını ortaya koyan olmasıdır. Politik, bilginin gerçeğin amacına uygun, insan ve doğa haklarına, değerlerine ve yararına uygun olmasıdır. Bu bağlamda, bilgi alanı, bilginin kaynaklarını, yöntemlerini, doğruluğunu ve etiğini sınar, eleştirir ve geliştirir.
  • Değer alanı, değerlerin ne olduğu, nasıl belirlendiği, neye dayandığı ve nasıl uygulandığı soruşturan felsefenin bir dalıdır. Bu metinde, değer alanıyla ilgili olarak, değerlerin kaynakları, ölçütleri, amaçları ve sonuçları üzerinde durulmaktadır. Değerlerin kaynakları, hem bireysel hem de toplumsal olabilir. Bireysel kaynaklar, insanın kendi duygu, düşünce, inanç ve tercihleridir. Toplumsal kaynaklar, insanın ait olduğu kültür, gelenek, din ve ideolojidir. Değerlerin ölçütleri, hem estetik hem de etik olabilir. Estetik ölçütler, değerlerin ne olması gerektiğini, nasıl belirlenmesi gerektiğini ve nasıl uygulanması gerektiğini belirleyen kurallar, ilkeler ve standartlardır. Etik ölçütler, değerlerin ne olduğunu, nasıl belirlendiğini ve nasıl uygulandığını sorgulayan, karşılaştıran ve değerlendiren kriterler, argümanlar ve yorumlardır. Değerlerin amaçları, hem bireysel hem de toplumsal olabilir. Bireysel amaçlar, insanın kendi mutluluğu, özgürlüğü, gelişimi ve anlamıdır. Toplumsal amaçlar, insanın ait olduğu toplumun refahı, adaleti, barışı ve uyumudur. Değerlerin sonuçları, hem bireysel hem de toplumsal olabilir. Bireysel sonuçlar, insanın kendi davranışlarından, seçimlerinden ve sorumluluklarından kaynaklanan yararlar, zararlar, ödüller ve cezalardır. Toplumsal sonuçlar, insanın ait olduğu toplumun davranışlarından, seçimlerinden ve sorumluluklarından kaynaklanan yararlar, zararlar, ödüller ve cezalardır. Bu bağlamda, değer alanı, değerlerin kaynaklarını, ölçütlerini, amaçlarını ve sonuçlarını belirler, tartışır ve yargılar.

Onlineodev.com'a hoş geldiniz! Okul derslerinizdeki ödevleriniz ve anlamadığınız konular için aradığınız hızlı ve doğru cevapları burada bulabilirsiniz.

Sayfa Başlığı Buraya Gelecek
...